2 Mart 2020 Pazartesi

İDLİB'DE BAHAR KALKANI HAREKATI


İdlib Bahar Kalkanı Harekatı

2011 yılından buyana  Suriye’de iç savaş  tüm şiddetiyle devam etmekte.  Dokuz yıldır  Suriye devlet başkanı Beşar Esad, isyanları bastırmak ve muhalifleri sindirmek için sivil,çocuk,kadın,erkek, yaşlı,hasta ve engelli demeden  vurup geçmektedir.

Direnenlere göz açtırmayan Suriye rejim güçleri Rusya ve İranı da yanına  alarak kendi halkına bombaları  yağdırmaktadır. Üstelik  kimyasal ve varil bombaları da kullanmaktadır.

Suriye’deki ateş ve yangından  kurtulmak isteyen milyonlarca Suriyeli mülteci ülkemize sığınmıştır. Sığınmacı Suriyelilerin sayısı 4 milyonun üstündedir. 
Elbette milyonlarca Suriyelinin ülkemizde bulunması bir çok sorun ve sıkıntı oluşturmaktadır. Milletimizin iyi niyeti ve kardeşlik  anlayışıyla Suriyelileri kabullenmiş ve bağrına  basmış bulunmaktadır. Ancak bu kadar yeter artık!
Ülkemiz yeni  göç akınlarına müsade etmeyecektir. Çünkü bu konudaki istiap  haddi dolmuştur.

Ülkemiz baştan beri Suriye meselesine ilgisiz kalmamıştır. Yanıbaşımızda  oluşan bu karışıklık ve yangını n  sonlandırılması için Türkiye sahada ve masada  varlığını göstermektedir.

Suriyede çok önemli harekatlar yaptık. Bunlar: “Fırat Kalkanı”, “Zeytin Dalı Harekatı”, ve “Barış Pınarı Harekatı” . Bu harekatlar  Türk askerinin başarılarıyla devam etmiştir.

Zalim Suriye Rejimi sorumlusu Esad, Suriye iç savaşını İdlib üzerine taşıyarak  düğümledi. Bu düğümün çözümlenmesi çok zor olacaktır.

Bu güne kadar çok kan aktı. Milyonlarca Suriyeli yerlerinden edildi.
İdlib’teki bu zülme engel olmak ve İdlibe yuvalanan terör  örgütleri Türkiye için büyük bir tehdit teşkil etmektedir.

Rejimin ve Rusya’nın   saldırılarıyla  İdlib halkı perişan oldu. Binlerce İdlip’li Türkiye sınırına doğru ilerlemektedir.  

Suriye’de güvenli bölge oluşturmak,gözlem kulelerini korumak,Suriyelilerin ülkemize yapacakları göçü önlemek,zulme uğrayan Suriyelilerin  kurtulması, ülkemizin güvenliğini  korumak  ve sınırlarımızın güvenliğini sağlamak için TSK, İdlibde büyük  bir askeri yığınak yapmıştır.

Askerlerimizin bulunduğu yerlerden Rusya’nın heberi olduğu halde,Rus ve rejim güçleri hava saldırısıyla kalleşçe askerlerimizin bulunduğu yeri bombalayarak, 33  kahraman askerimiz şehit oldu. Bu saldırıyla Türk askerinin gözünü korkutacaklarını zannettiler. 

Türk Silahlı Kuvvetleri şehitlerimizin kanını yere bırakmamak için,bir çok rejim unsuru yerle bir edilmiştir.

İşte Türk Ordusunun başlattığı bu büyük harekata “Bahar Kalkanı Harekatı” adı verilmiştir.

 Bu  harekatla Türk ordusu şehitlerimizin kanını yerde bırakmadı. Bu güne kadar Suriye’de ordumuz böylesi bir harekat yapmamıştı. Rejim güçlerine ve tüm unsurlara büyük kayıplar verdirmiştir. Rejim unsurları neye uğradığını  anlayamamıştır. Türk ordusunun gücü karşısında şaşkına uğramıştır. Hava sahasının kapalı olmasına rağmen SIHA ve İHA’ larla nokta atışlar yapılarak  rejim hedefleri yerle bir edilmiştir.

Bahar kalkanı harekatının ilk günlerinde Rejim unsurlarına verilen kayıpların şöyle olduğu bildirilmektedir: 1İHA,8 helikopter,103 tank,19 zırhlı personel taşıyıcı,72 top/obüs,3 hava savunma sistemi, 15 tanksavar/havan,56 zırhlı araç,9 mühimmat deposu,2 uçak ve 2212 rejim askeri  ve unsuru etkisiz hale getirilmiştir.

İdlibde  düzenlenen “Bahar Kalkanı Harekatı” ile Türk Devleti ve Türk Ordusu şunu dillendirmek istemiştir:

1-Türk askerine yapılacak bir saldırı asla karşılıksız kalmaz. Çok daha fazlasıyla karşılık verilir.

2-Şehitlerimizin kanı yerde kalmamıştır.

3-Şehitler Türk Milleti için en üstün “Manevi Değerdir.” Şehitler vatanın tapusudur.

4-Türk ordusu bölgesinde dünyanın en büyük  ve en donanımlı ordularından biridir.

5- Türk ordusu dosta güven, düşmana korku verir.

6-Türk  Ordusu, T.C. Devletinin bölünmez bütünlüğü ve Türk Milletinin Güvenliği ve huzuru  için gece gündüz demeden  her zaman hazır ve nazırdır.

7-Türkiye,Suriye’de iç karışıklık istememektedir.

8-Türkiye Suriye’nin her zaman toprak bütünlüğünü savunmaktadır.

9-Türkiye Suriye’de hiçbir terör yapılanmasını istememektedir. Tüm terör unsurlarının yok edilmesi için sonuna kadar mücadele edecektir.

10-Türkiye, Suriye topraklarında başka devletçiklerin oluşmasına müsaade etmez. Suriye’de verilen mücadelenin en önemli sebeplerinden biri de budur.

11- Türkiye Suriye’nin bölünmesini istemez. Suriyelilerin demokratik yolla kendi hür iradeleriyle yönetilmelerini ister.

Bilinmelidir ki,Türk Silahlı Kuvvetlerinin Suriye’de bulunma nedeni kendi bekamız içindir.

Yukarıda sıraladığımız maddeler de bekamız için önemlidir.

Bölgemizde güçlü devlet olmak istiyorsak, bunları yapmak veya yaptırmak zorundayız.

İdlib bir düğüm olmuştur. Bu düğümü en güzel Türkiye çözebilir.Türkiye, Kendi bekamız ve insanlık için bunu yapacaktır.Taraflar Türkiyenin önerilerini dikkate almalıdır.

İnşallah hem bekamızı sağlayacağız ve terör sorununu bitireceğiz. Hem de mazlum Suriye’lilerin ızdırabını sonlandıracağız.

Aynı zamanda Suriyelilerin göçlerini durdurup, ülkemizdeki sığınmacı Suriyelilerin kendi vatanlarına dönmeleri imkanını sağlayacağız.

Bütün bunları Türkiye tek başına yürütmektedir.

Dünya Suriye’ye seyirci kalmaktadır.

Dünyanın bir çok gücü Suriyenin bu halinden memnun. Ciddi bir adım yok. Hepsi kendi menfaatleri peşinde.

Bölünmüş ve zayıflamış bir Suriye İsrailin ekmeğine yağ olacaktır. Bu durumda kukla Arap ülkelerini anlamak mümkün değil.

Bu savaşta herkes hesap verecektir. Başta Suriye rejim sorumluları,Rusya,İran,ABD,Avrupa ,Birleşmiş Milletler , İslam ülkeleri başta olmak üzere tüm ülkeler vicdanlarıyla sorumlu olacaklardır.

Dileriz Suriye’deki  bu durum,dünyadaki  zulümlerin ve soykırımın sonu olur.

Allah’ım şehitlerimize rahmet eyle…

Ordumuzu muzaffer eyle…..

Efkan VURAL



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder