28 Şubat 2022 Pazartesi

HAFTANIN AYETİ

 Yüce Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır:


مَنْ يُطِعِ الرَّسُولَ فَقَدْ اَطَاعَ اللّٰهَۚ وَمَنْ تَوَلّٰى فَمَٓا اَرْسَلْنَاكَ عَلَيْهِمْ حَف۪يظًاۜ


Kim peygambere itaat ederse, Allah’a itaat etmiş olur. Kim yüz çevirirse, (bilsin ki) biz seni onlara bekçi göndermedik.

                            Nisâ Sûresi,80. Ayet

27 Şubat 2022 Pazar

Kur’an ayetleri aydınlatıyor-15

 

Ey İman Edenler! İman Ediniz

Allah’ın insanları yaratmasının en önemli nedeni, insanın Rab’ını tanıması ve O‘na kulluk etmesidir. İnsanın manevi ihtiyaçlarının en başında din ve iman gelmektedir.

İslam dinine girme ve Müslüman olmanın ilk şartı iman etmektir. İnsanın kurtuluşa ermesi ve ahirette cennetle ödüllendirilmesi için bir takım inanılması gereken şeyler vardır.

Mü’min olmak için nelere inanılması gerektiği Yüce Allah tarafından Kur’an-ı Kerim’de bildirilmiştir.

Bu konuda Yüce Allah bizi şöyle aydınlatmaktadır:

Allah Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır:” Ey iman edenler! Allah’a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah’ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse, derin bir sapıklığa düşmüş olur.” (Nisâ Sûresi,136. Ayet)

Bu ayet-i kerimede Allah inananlara imanın şartlarından 5 tanesini bildirmektedir.

Yüce Allah bu ayette Mü’minlere ilginç bir şekilde hitap etmektedir. Şöyle ki; “Ey iman edenler! İman ediniz.” Allah iman edenlere iman ediniz diyor.

İnananlara neden iman ediniz denmektedir. Bunun sebebini şöyle açıklamak mümkün olabilir.

1-İman kesin olmalıdır.

2-İman söz ile değil, kalp ile tasdiktir.

3-İman devamlı ve daim olmalıdır.

4-İmanda nelere inanılması gerektiği bildirilmiştir.

5-İman edenler içinde imanı zayıf olanlar, başka din mensupları ve iki yüzlüler olabileceği düşüncesiyle bu ayet bildirilmiştir.

6-Kur’an’ın her çağa hitap etmesi nedeniyle bugün inananların nelere inanması gerektiğini bilmemiz için bu ayet bize bilgi vermektedir.

Bu ayette bildirilen imanın şartlarından Kim Allah’ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse, derin bir sapıklığa düşmüş olur. Hem dünya yaşamını ve hem de ahiret hayatını mahvetmiş olur.

Ne mutlu gerçek anlamda Allah’a iman edenlere ve kurtuluşa erenlere….

Efkan VURAL

 Bu Yazı Aşağıdaki Web Sitelerinde Yayınlanmıştır:

Milliyet Blog: 

 

26 Şubat 2022 Cumartesi

HAFTANIN HADİSİ

 Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v)şöyle buyurur:   

خَيْرُكُمْ مَنْ تَعَلَّمَ الْقُرْآنَ وَعَلَّمَهُ

En hayırlınız Kur’an’ı öğrenen ve öğretendir.

The most dutiful amongst you is the one who learns and teaches the Qur'an.

Buhari, Fezâilü’l-Kur’an, 21. Tirmizi, Sevâbü’l-Kur’an, 15. İbn Mace, Mukaddime, 16. Darimî, Fezâilü’l-Kur’an, 2.

25 Şubat 2022 Cuma

Diyanet İşleri Başkanlığının 25.02.2022 Tarihli Cuma Hutbesi:MÜMİNİN MİRACI NAMAZ

                                 MÜMİNİN MİRACI NAMAZ




Muhterem Müslümanlar!

Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor:

“Kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulunu bir gece Mescid-i Harâm’dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya götüren Allah’ın şanı ne yücedir. Hiç şüphesiz Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.”[i]

Aziz Müminler!

Önümüzdeki Pazar gününü Pazartesi’ye bağlayan gece Miraç Gecesi’ni idrak edeceğiz inşallah. Bizleri bu mübarek geceye ulaştıran Cenâb-ı Hakk’a sonsuz hamd ü sena, ümmeti olmakla şeref bulduğumuz Peygamberimiz Muhammed Mustafa’ya salat ve selam olsun. Miraç Gecemiz şimdiden mübarek olsun.

Kıymetli Müslümanlar!

Cenâb-ı Hak, Miraç Gecesi huzuruna kabul buyurduğu Sevgili Peygamberimizi üç büyük ikramla ümmetine geri gönderdi.[ii] Bunlardan biri ümmet-i Muhammed’den olup Allah’a şirk koşmayanların eninde sonunda muhakkak cennete girecekleridir. Diğeri “Âmenerrasûlü” olarak bildiğimiz ve bizlere imanı, kulluğu, hesap gününü, Allah’a yakarışı öğreten Bakara Suresi’nin son iki ayetidir. Bir diğer müjde ise kulun Rabbiyle buluşması olan namazdır.

Değerli Müminler!

Süleyman Çelebi’nin Mevlid-i Şerif’te “Sen ki mîrâc eyleyûb ettin niyaz, Ümmetin mîrâcını kıldım namaz” dizeleriyle ifade ettiği gibi namaz, müminin miracıdır. Dinimizin direği, gözümüzün nuru, kalbimizin huzurudur. Allah’ı anmanın en güzel şekli, ibadetlerin en faziletlisidir. Peygamberimizin buyurduğu üzere

“Namaz, kıyamet günü kulun ilk hesaba çekileceği ameldir.”[iii]

Namaz mümini koruyan manevî bir zırhtır. Huşû içinde kılınan namaz, mümini hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar.[iv] Namaz af ve mağfiret vesilesidir. Beş vakit namaz ve Cuma namazı, büyük günah işlemedikçe küçük günahlara kefarettir. [v]

Aziz Müslümanlar!

Müminin dirilişi ancak namazla olur. Mümin namazla huzura erer. Rabbiyle olan bağını namazla kuvvetlendirir. Nefislerimiz namazla arınır, ruhlarımız namazla kemale erer. Sıradanlaşan hayatlarımız namazla bereketlenir. Cennetin kapıları bize namazla açılır.[vi]

Kıymetli Müminler!

Geliniz, Miraç hediyesi namazlarımızı Yüce Mevla’nın rızasını kazanmaya vesile kılalım. Namazlarımızı zayi etmeyelim. Samimiyetle ve hakkını vererek eda edelim. Kötülüklere karşı bizleri koruyan bir kalkan yapalım. Aile efradımızı, göz aydınlığı çocuklarımızı namazın huzur veren iklimiyle buluşturalım.

Hutbemi bir ayet-i kerime ile bitiriyorum:

وَأْمُرْ اَهْلَكَ بِالصَّلٰوةِ وَاصْطَبِرْ عَلَيْهَاۜ لَا نَسْـَٔلُكَ رِزْقاًۜ نَحْنُ نَرْزُقُكَۜ وَالْعَاقِبَةُ لِلتَّقْوٰى

“Ailene namazı emret ve kendin de ona devam et. Senden rızık istemiyoruz. Sana da biz rızık veriyoruz. Güzel akıbet, Allah’a karşı gelmekten sakınanların olacaktır.”[vii]



[i] İsrâ, 17/1.

[ii] Müslim, Îmân, 279.

[iii] Nesâî, Muhârebe, 2.

[iv] Ankebût, 29/45.

[v] Müslim, Tahâret, 14.

[vi] Tirmizî, Tahâret, 1.

[vii] Tâhâ, 20/132.

Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü 

KAYNAK:

21 Şubat 2022 Pazartesi

HAFTANIN AYETİ

Yüce Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır:

 يَٓا اَيُّهَا النَّاسُ اتَّقُوا رَبَّكُمْ وَاخْشَوْا يَوْمًا لَا يَجْز۪ي وَالِدٌ عَنْ وَلَدِه۪ۘ وَلَا مَوْلُودٌ هُوَ جَازٍ عَنْ وَالِدِه۪ شَيْـًٔاۜ اِنَّ وَعْدَ اللّٰهِ حَقٌّ فَلَا تَغُرَّنَّكُمُ الْحَيٰوةُ الدُّنْيَا۠ وَلَا يَغُرَّنَّكُمْ بِاللّٰهِ الْغَرُو


Ey insanlar! Rabbinize karşı gelmekten sakının. Hiçbir babanın çocuğuna hiçbir yarar sağlayamayacağı, hiçbir çocuğun da babasına hiçbir yarar sağlayamayacağı günden korkun! Şüphesiz Allah’ın va’di gerçektir. Sakın dünya hayatı sizi aldatmasın. O aldatıcı şeytan da Allah hakkında sizi aldatmasın.

                    (Lokman Sûresi,33.Ayet)

20 Şubat 2022 Pazar

Peygamberimizin Hadis-i Şeriflerinden Mesaj Var-30

 

Hadis-i Şeriften Mesaj Var

Davranışlarımızda İçten ve Samimi Olmak

Davranışlarımız bizi iyi veya kötü bir kişi yapar. İnsanları dış görünüşlerine ve yapmacık davranışlarına göre değerlendirip, iyi veya kötü bir kimse olduklarına karar vermek bizi yanıltabilir. Kimlerin iyi ve güzel olduğunu bilemeyiz. İnsanların gerçek bir güzelliğe sahip olmaları önemli bir özelliktir. Allah’ın da istediği budur. Allah yaptıklarımızda gösterişten uzak ve samimi olmamızdan hoşnut olmaktadır. O insanların dış görünüşüne, zenginliklerine makam ve mevkilerine bakmaz. O yaptıklarımıza ve niyetlerimize bakar, ona göre amellerimizi makbul sayar.

Bu konuda Peygamberimizin bir hadisindeki mesajı şöyledir:

Peygamberimiz Hz.Muhammed (s.a.v.) şöyle buyurur:

“Allah sizin suretlerinize ve mallarınıza bakmaz, ancak kalplerinize ve amellerinize bakar.” (Müslim, Birr, 34.)

Allah insanların malına mülküne makam ve mevkiine bakmaz, onların yaptıklarına ve niyetlerine bakar. Allah insanların  yaptığı şeylerde samimi olup olmadıklarına göre sevaplarını belirler.

Yaptığımız ibadetlerde, ortaya koyduğumuz tavır ve davranışlarda her daim şu soruları kendimize sormalıyız.

Biz bunu hangi niyetle yapıyoruz.

Gösterişten ne kadar uzağız.

Yaptığımız davranışı nefsimiz için mi yapıyoruz.

Maddi bir kazanç sağlamak için mi yapıyoruz.

İbadet dışında bir amaç için mi yapıyoruz.

Sorularımızın cevapları sadece Allah’ın rızasına dayanıyorsa işte o ibadet ve davranışlarımızın Allah katında bir değeri olur. Yoksa davranışlarımız boş sayılır.

Eğer yaptığımız bir işi, bir davranışı ve özellikle ibadetlerimizi sırf Allah rızası için yapmalıyız. Başka hiçbir şeyi hesaba katmamalıyız ki, o zaman bu davranışımız Allah katında bir değer kazanır.

Ne mutlu davranışlarını Allah rızası için yapanlara…

Ne mutlu riyadan ve gösterişten uzak ibadet edenlere…

Ne mutlu davranışlarının güzelliğinden dolayı Allah’ın sevdiği kişilere...

Efkan VURAL

 Bu Yazı Aşağıdaki Web Sitelerinde Yayınlanmıştır:

Milliyet Blog:

 

18 Şubat 2022 Cuma

HAFTANIN HADİSİ

 Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v)şöyle buyurur:   


 إِنَّ أَحْسَنَ الْحَدِيثِ كِتَابُ اللَّهِ وَأَحْسَنَ الْهَدْيِ هَدْيُ مُحَمَّدٍ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ

       Sözlerin en güzeli Allah’ın kitabı yolların en güzeli Muhammed’ in yoludur.

                                     (Buhari, Edeb, 70; İ’tisam, 2. Müslim, Cuma, 43.)

Diyanet İşleri Başkanlığının 18.02.2022 Tarihli Cuma Hutbesi:PEYGAMBERİMİZİN AHLAKI KUR’AN’DI

                          PEYGAMBERİMİZİN AHLAKI KUR’AN’DI




Muhterem Müslümanlar!

Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor:

İçinizden Allah’ın lütfuna ve ahiret gününe umut bağlayanlar, Allah’ı çokça ananlar için hiç şüphe yok ki, Resûlullah’ta güzel bir örneklik vardır.”[i]

Okuduğum hadis-i şerifte Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: 

“Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim.”[ii]


Aziz Müminler!


Allah Resûlü (s.a.s), iman ve ibadetin yanında ahlaken de insanların en kâmilidir.  Geliniz, bugünkü hutbemizde Peygamberimizin eşsiz ahlakını yeniden hatırlayalım. Onun ahlakıyla ahlaklanma ahdimizi tazeleyelim.

Kıymetli Müslümanlar!

Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in ahlakı Kur’an’dı. Peygamberimiz, Kur’an neyi emretmişse onu hayatına aktarmış, neyi de yasaklamışsa ondan kaçınmıştır. Bir defasında “Ey müminlerin annesi, bana Resûlullah’ın ahlâkını anlatır mısın?” diye soran bir kişiye, Hz. Âişe validemiz şöyle cevap vermişti: “Sen Kur’an okumuyor musun? Onun ahlakı Kur’an’dı.”[iii]

Değerli Müminler!

Peygamberimiz (s.a.s), şefkatli ve merhametli bir aile reisiydi. Hane-i saadeti huzur ve muhabbet doluydu. O, yuvasına şiddet ve nefretin bulaşmasına asla izin vermezdi. Bir hadisinde en hayırlı kişiyi şöyle tarif etmişti:

“Sizin en hayırlınız, ailesine en güzel davranandır. İçinizden ailesine karşı en güzel davranan da benim.”[iv]

Aziz Müslümanlar!

Resûl-i Ekrem (s.a.s), en güzel muallimdi. Hayatın her alanında faydalı pek çok şeyi ashabına öğretirken “Ben size, bir babanın evladına öğrettiği gibi öğretiyorum”[v] buyurmuştu. Çocuk eğitimine ise ayrı bir önem verirdi. Küçük sahabilerin, gönülleri camilere bağlı ve namaz aşkıyla büyümeleri için çaba gösterirdi. Bütün gayreti, onların imanlı ve güzel ahlaklı olmaları içindi. Anne babalara öğüdü çok açıktı: 

Hiçbir anne baba, çocuğuna güzel terbiyeden daha kıymetli bir bağışta bulunamaz.”[vi]

Kıymetli Müminler!

Allah Resûlü (s.a.s) aynı zamanda samimi, sadık ve vefakâr bir dosttu. Hz. Ali Efendimiz, onun arkadaşları ve dostlarıyla olan münasebetini şöyle anlatıyordu:

“Resûlüllah, her zaman güler yüzlü, yumuşak huylu ve nazikti. Asla kötü huylu, katı kalpli, bağırıp çağıran, çirkin sözlü, kusur bulan ve cimri bir kimse değildi. Hoşlanmadığı şeyleri görmezlikten gelir, kendisinden beklentisi olan kimseleri hayal kırıklığına uğratmaz, onların isteklerini boşa çıkarmazdı…”[vii]

Değerli Müslümanlar!

Her sözümüzde, her işimizde Peygamberimizi örnek alalım. Evet, onun yüce ahlakını rehber edinelim ki bizlerin de ahlakı Kur’an olsun. Kulluk yolcuğunda ruhlarımız kemalini bulsun. Ailelerimiz dünyadaki cennetimiz olsun. Dost, arkadaş ve akrabalarımızla aramızda samimiyet, güven ve vefa köprüleri kurulsun. Dünyamız anlam bulsun, ahiretimiz ebedi huzurla dolsun. 

Unutmayalım ki “Sözlerin en doğrusu, Allah’ın kitabıdır. Rehberliğin en güzeli, Muhammed’in rehberliğidir.”[viii]



[i] Ahzâb, 33/21.

[ii] İbn Hanbel, II, 381.

[iii] Ebû Dâvûd, Tatavvu’, 26.

[iv] Tirmizî, Menâkıb, 63.

[v] İbn Mâce, Tahâret, 16.

[vi] Tirmizî, Birr, 33.

[vii] Tirmizî, Şemâil, 60.

[viii] Nesâî, Îdeyn, 22.

Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü 

KAYNAK:

14 Şubat 2022 Pazartesi

HAFTANIN AYETİ

 Yüce Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır:


Gaybın anahtarları Allah'ın yanındadır; onları O'ndan başkası bilmez. O, karada ve denizde ne varsa bilir; O'nun ilmi dışında bir yaprak bile düşmez. O yerin karanlıkları içindeki tek bir taneyi dahi bilir. Yaş ve kuru ne varsa hepsi apaçık bir kitaptadır.

                                   En’âm Suresi 59. Ayet



13 Şubat 2022 Pazar

Kur'an-ı Kerim'den Mesaj var-49

                      Kur'an-ı Kerim'de Mesaj var

                      Savaşlarda Allah’ın Mü’minlere Yardımı

Allah’a tam olarak inanan ve O’na gerçek anlamda güvenen Mü’minlere Allah yardımını esirgemez. Herhangi bir iş konusunda elimizden geleni yaptıktan ve gerekli tedbirleri aldıktan sonra, işin başarıya ulaşmasını Allahtan ummak uygun bir davranış olur. Özellikle düşmanlara ve saldırılara karşı her türlü hazırlık, plan ve programlar dahilinde alınacak tedbirlerin teknik ölçülerde olmasına dikkat edilmek suretiyle sonucun başarıya ulaşması için Yüce Allah’tan niyaz edilerek mücadele verilmelidir.

Bu şekilde Yüce Allah’ın yardımı inananların üzerinde olacaktır.

Allah’ın bu konuda Kur’an’daki mesajı şöyledir:

Yüce Allah şöyle buyurur:

Allah, o inkâr edenleri hiçbir fayda elde edemeden öfkeleri ile geri çevirdi. Allah(ın yardımı) savaşta müminlere yetti. Allah güçlüdür, mutlak galiptir.” (Ahzâb Sûresi,25. Ayet)

Bu ayette Bedir, Uhud ve Hendek savaşlarında Allah’ın Mekkeli Müşriklere karşı Müslümanlara yardım ettiğini bildirmektedir.

Hz.Muhammed yaptığı tüm savaşlarda önceden yapılması gereken ne varsa hepsini yerine getirmiş. Toplantılar yapılarak savaş taktikleri ve savunma şekilleri belirlendi.

Bedir, Uhud ve Hendek savaşları düşman saldırılarına karşı yapılmıştır. Müslümanların düşman ordusuna karşı askeri gücü daha zayıftı. Bedirde 1000 Müşrik ordusuna karşı Müslümanlar 300 kişiydi. Uhud’da 3000 Müşrik ordusuna karşı 700 Müslüman. Hendek savaşında da 10000 Müşrik ordusuna karşı 3000 Müslüman.

Müşrikler sayıca her savaşta üç kat daha fazlaydı. Buna rağmen Allah Hz.Muhammed’i ve ordusuna yardım ederek onları yenilgiden kurtararak üstün duruma getirmiştir. Üç savaşta da Müşrikler bir netice alamadan geri dönmüşlerdir.

Geçmişte Yüce Allah Müslüman ordulara çeşitli biçimlerde her daim yardım göndermiştir. Tarihin birçok savaş sahnesinde bu yardımların geldiğine inanmaktayız.

Çanakkale savaşlarında, kurtuluş savaşında, Kıbrıs barış harekatın da ve 15 Temmuz hain darbe girişiminde Allah doğrulara ve inananlara yardımını esirgememiştir.

Bugün ve her daim Allah’ın Mü’minlere yardım edeceğine tam olarak inanırsak ve gerekli tedbirleri alır, mücadeleyi eksiksiz yaparsak; Allah yardımını gönderir.

Önce tedbir almalıyız sonra tevekkül etmeliyiz.

Her zaman çalışıp mücadele etmeliyiz. Yardımı yalnızca Allah’tan istemeliyiz.

Ne mutlu üzerine düşen sorumlulukları yerine getiren ve Allah’ın yardımına mazhar olanlara….

Efkan VURAL


 Bu Yazı Aşağıdaki Web Sitelerinde Yayınlanmıştır:

Milliyet Blog:

11 Şubat 2022 Cuma

HAFTANIN HADİSİ

  Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v)şöyle buyurur:    


                    لاَ يُؤْمِنُ أَحَدُكُمْ، حَتَّى يُحِبَّ ِلأَخِيهِ ماَ يُحِبُّ لِنَفْسِهِ

 “Sizden biriniz, kendisi için arzu ettiği bir şeyi din kardeşi için arzu etmedikçe, gerçek mü’min olamaz”.

                                                              Buharî: İman 7; Müslim: İman 71

Diyanet İşleri Başkanlığının 11.02.2022 Tarihli Cuma Hutbesi: İSLAM’I TEMSİL SORUMLULUĞUMUZ

                            İSLAM’I TEMSİL SORUMLULUĞUMUZ




Muhterem Müslümanlar!

Sevgili Peygamberimizin Mekke’den Medine’ye hicretinin üzerinden yedi yıl geçmişti. Ashabıyla birlikte sefere çıkan Allah Resûlü (s.a.s), Hayber’in önüne geldiğinde İslam sancağını Hz. Ali’ye verdi ve ona şöyle dedi:

“Onların bulunduğu bölgeye varıncaya kadar sükûnetle yürü! Sonra onları İslâm’a davet et ve Allah’a karşı sorumluluklarını onlara haber ver! Vallahi senin vasıtanla Allah’ın bir kişiyi hidayete erdirmesi, en değerli kızıl develere sahip olmandan daha hayırlıdır.[1]

Aziz Müminler!

Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in bu nasihati bizlere öğretmektedir ki Allah katında en güzel amel, bir insanı İslam’la buluşturmaktır. Müslüman, İslam’a güzel bir şekilde davet etmekle yükümlüdür. Bu ise İslam’ı doğru anlayıp yaşamayı ve halimizle güzel temsil etmeyi gerektirir. 

Kıymetli Müslümanlar!

Allah Resûlü (s.a.s), din-i Mübin-i İslam’ı önce kendisi yaşıyor, sonra ashabına tebliğ ediyordu. Sadece anlatmakla yetinmiyor, davranışlarıyla İslam’ın güzelliklerini ortaya koyuyordu. Adalet ve hakkaniyeti, şefkat ve merhameti, ülfet ve muhabbeti, cömertlik ve yardımseverliği ile örnek oluyordu. Sahabe-i kiram da İslam’ı bizzat ondan öğreniyor ve öğrendiklerini hemen kendi hayatlarına aktarıyordu. Sonraki nesiller de aynı yolu takip ettiler. Bu sayede İslamiyet hızla yayıldı ve nice gönüller İslam’la şeref buldu. Anadolu’nun, Afrika’nın, Uzakdoğu’nun, Balkanların ve daha nice toplulukların İslamiyet ile tanışmasında müminlerin sözlerinden daha çok örnek hayatlarıyla verdikleri mesajlar etkili olmuştur.

Değerli Müminler!

Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyuruyor:

“Siz, insanlar için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emredersiniz, kötülükten alıkoyarsınız ve Allah’a inanırsınız...”[2]

O halde, insanlığa önder ve örnek bir ümmet olduğumuzun bilincinde olalım. Dinimizin yüce hakikatlerini özümseyip hayatımızda uygulayalım. İnandığımız gibi dosdoğru yaşayalım. Her işimizde ihlas ve samimiyeti kuşanalım. İman ve ibadette, ilim ve hikmette, ahlak ve takvada Resûlullah’ı örnek alalım. Sözlerimizle birlikte yaşantımızın ve güzel ahlakımızın insanlarda iz bıraktığının idrakinde olalım. Unutmayalım ki birçok insan İslam’ı Müslümanların hal ve hareketlerine göre değerlendirmekte ve tercih etmektedir. Dolayısıyla İslam’ı hakkıyla temsil edemeyen her Müslüman, farkında olmadan en büyük zararı İslam’a vermiş olmaktadır.

Hutbemi Peygamberimizin şu hadisiyle bitiriyorum:

Dikkat edin, size mümini tanıtıyorum; o, insanların canı ve malı hususunda kendisine güvendiği kişidir. Müslüman; elinden ve dilinden insanlara zarar gelmeyen kimsedir…[3]

 



[1] Müslim, Fedâilü’s-sahâbe, 34.

[2] Âl-i İmrân, 3/110.

[3] Tirmizî, Fiten, 9.

Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü 

KAYNAK:

9 Şubat 2022 Çarşamba

HAFTANIN AYETİ

  Yüce Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır:


يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا لَا تُحَرِّمُوا طَيِّبَاتِ مَٓا اَحَلَّ اللّٰهُ لَكُمْ وَلَا تَعْتَدُواۜ اِنَّ اللّٰهَ لَا يُحِبُّ الْمُعْتَد۪ينَ

"Ey iman edenler! Allah’ın size helâl kıldığı temiz ve güzel nimetleri kendinize haram kılmayın! Haddi de aşmayın; çünkü Allah haddi aşanları sevmez."

                          (Maide 87.Ayet)

6 Şubat 2022 Pazar

Allah’ın İsimleri (Esmâ-i Hüsnâ=En Güzel İsimler):92-NÂFİ'

 Allah’ın İsimleri (Esmâ-i Hüsnâ=En Güzel İsimler): 

                                         en-NÂFİ'




Allah'ın en güzel isimleri olan "Esmaü'l-Hüsnâ" dan biri de en-Nâfi’dir.

Sözlükte “fayda vermek” anlamındaki nef‘ kökünden türeyen nâfi‘ kelimesi “fayda veren” demektir. Allah’a nisbet edildiğinde “dilediği mahlûka hayırlı ve faydalı şeyi veren” manasına gelir.

En- Nâfi ,Tüm mahlukata hayır ve menfaat verici şeyler yaratan, kulları için faydalı, fayda veren şeyleri yaratan, devamlı olarak bütün mahlukata hayır ve fayda sağlayan, faydalı şeyler yaratan demektir.

En- Nâfi, devamlı olarak, bütün mahlukata hayır ve fayda sağlayan, faydalı şeyler yaratan demektir.

En- Nâfi, İstediğine fayda sağlayan, O'nun takdiri olmadan kimseye yarar verilemeyen.

Nâfi’ “Dilediği kullarına fayda veren.”

En- Nâfi, Fayda veren, hayır ve menfaat verici şeyler yaratan anlamına gelmektedir.



Yüce Allah Kur’an-ı Kerimde bazı ayetlerde şöyle buyurmaktadır:

“…Onlara şöyle de: “Size bir zarar gelmesini isterse veya size iyilik etmeyi murat ederse, sizin için Allah’a karşı herhangi bir şey yapmaya kimin gücü yeter? Hayır! Allah bütün yaptıklarınızı bilmektedir;”( Fetih Suresi 11. Ayet)

De ki: “Ben kendim için, Allah’ın dilediği dışında ne bir fayda elde edebilirim ne de zarardan kurtulabilirim. Eğer gaybı biliyor olsaydım elbette bundan çok faydalanırdım, başıma kötülük de gelmezdi. Ben yalnızca inanan bir toplum için uyarıcı ve müjdeleyiciyim.”  (A’râf Suresi 188. Ayet)

“Bu hayvanlarda onlar için nice faydalar ve içilecek sütler vardır. Hâlâ şükretmezler mi?” (Yâsîn Suresi 73. Ayet)

“Allah’ı bırakıp da sana fayda veya zarar vermeyecek şeylere tapma. Eğer bunu yaparsan, o takdirde sen mutlaka zalimlerden olursun.” (Yûnus Suresi 106. Ayet)

“Hayvanlarda sizin için elbette ibretler vardır. Onların karınlarındakinden (sütlerinden) size içiririz. Onlarda sizin için birçok faydalar daha vardır…” (Mü'minûn Sûresi, 21. Ayet)

“Sizin için geceyi örtü, uykuyu istirahat kılan, gündüzü de dağılıp çalışma (zamanı) yapan, O'dur.” (Furkân Suresi 47. Ayet)

O, rahmetinin önünde rüzgârları müjdeci olarak gönderendir. Ölü toprağı canlandıralım, yarattıklarımızdan birçok hayvanları ve insanları sulayalım diye gökten tertemiz bir su indirdik.              (Furkân Suresi 48-49. Ayetler)

(Bu yazı, Diyanet İslam Ansiklopedisinden yararlanarak hazırlanmıştır.)

 (Devam edecek)

Efkan VURAL