Yüce Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır:
Efkan Vural'ın Yazıları
31 Temmuz 2023 Pazartesi
28 Temmuz 2023 Cuma
HAFTANIN HADİSİ
Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v)şöyle buyurur:
أقْرَبُ مَا يَكُونُ الْعَبْدُ مِنْ رَبِّهِ وَهُوَ سَاجِدٌ، فأكْثِرُوا الدُّعَاءَ
"Kul Rabbine en ziyade secdede iken yakın olur, öyle ise (secdede) duayı çok yapın."
[Müslim,Salât 215, (482); Ebû Dâvud, Salât 152, (875)
Diyanet İşleri Başkanlığının 28.07.2023 Tarihli Cuma Hutbesi:HİCRET:MUHARREM AYININ ÖNEMİ VE EHL-İ BEYT-İ MUSTAFA
MUHARREM AYININ ÖNEMİ VE EHL-İ BEYT-İ MUSTAFA
Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor:
“Allah’a ve Resûlüne itaat edin. Birbirinizle çekişmeyin. Sonra
gevşersiniz ve gücünüz gider. Sabredin, çünkü Allah, sabredenlerle beraberdir.”[i]
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor:
“Hasan ve Hüseyin cennet gençlerinin
efendisidir.”[ii]
Aziz Müminler!
Kur’an-ı Kerim’de saygı duyulması emredilen dört aydan
biri olan Muharrem ayı içerisindeyiz ve bugün 10
Muharrem Âşûrâ günü. Muharrem ayı, Peygamber
Efendimiz (s.a.s)’in hürmete layık olarak nitelendirdiği
mübarek bir aydır. Allah Resûlü (s.a.s),
“Ramazan’dan sonra
tutulan en faziletli oruç, Allah’ın ayı olan Muharrem ayında tutulan oruçtur”[iii]
buyurarak bize, bu ayda oruç tutmayı
tavsiye etmiştir.
Kıymetli Müslümanlar!
Sayısız lütuf ve faziletlerle dolu olan Muharrem ayı, aynı zamanda Müslümanları hüzne boğan Kerbelâ hadisesinin yaşandığı aydır. Kerbelâ hadisesi, kan ve gözyaşının, üzüntü ve kederin, acı ve ızdırabın sinelerde açtığı derin bir yaradır. Bu elim hadisede, Allah Resûlü (s.a.s)’in
“Benim dünyadaki çiçeğim, reyhanım”[iv]
diye sevdiği Hz. Hüseyin Efendimiz ve çoğu Ehl-i beyt’ten yetmişi aşkın
Müslüman bir yudum suya hasret bırakılıp şehit edilmiştir.
Değerli Müminler!
Kerbelâ hadisesi, bizler için çağları aşan
mesajlar ihtiva etmektedir. Kerbelâ, her şeyden önce adaletsizliğe karşı onurlu
bir mücadelenin adıdır. Kerbelâ, haksızlığın karşısında cesur ve kararlı bir
duruşun, zulmün karşısında asil bir yürüyüşün sembolüdür. Kerbelâ, adaletin,
cesaretin, yiğitliğin ve yüksek ahlakın Hz. Hüseyin Efendimizin şahsında vücut
bulmuş halidir.
O gün Kerbelâ’da şehit edilenler, müminler
tarafından hep hayırla ve rahmetle yâd edilecektir. O mübarek canlara eziyeti
reva görüp onları şehit edenler ise Müslümanların vicdanlarında mahkûm olmaya
devam edecektir.
Aziz Kardeşlerim!
Bugün bize düşen Kerbelâ’yı doğru okumak, doğru anlamak ve ondan gereken dersleri çıkarmaktır. Ehl-i beyt-i Mustafa’nın muhabbetini her daim yüreklerimizde canlı tutmaktır. Hz. Hüseyin ve Ehl-i beyt’in temsil ettiği değerleri hayata hâkim kılmaya gayret etmektir. Bütün ümmeti üzüntüye boğan böylesi bir hadiseyi kin ve nefrete, ayrılık gayrılığa değil; birlik ve beraberliğe vesile kılmaktır.
وَاعْتَصِمُوا بِحَبْلِ اللّٰهِ جَم۪يعاً وَلَا تَفَرَّقُواۖ
“Hep birlikte Allah’ın ipine sımsıkı sarılın, parçalanıp bölünmeyin”[v] ilahi fermanına gönülden bağlı kalmaktır.
اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ اِخْوَةٌ
“Müminler ancak kardeştirler”[vi] ilahi
hitabındaki din kardeşliğini yürekten hissetmektir. Irk, dil, renk, mezhep ve coğrafya
ayrımı gözetmeksizin müminler topluluğu olarak omuz omuza vermek, dayanışma
ahlakını kuşanmaktır. Kardeşlik hukukumuza zarar verecek her türlü söz, tutum
ve davranıştan kaçınmaktır.
Bu vesileyle başta şehitlerin efendisi, Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s)’in ciğerparesi
Hz. Hüseyin Efendimiz ve Kerbelâ şehitleri olmak üzere, hak ve hakikat uğruna
canlarını feda eden bütün şehitlerimizi rahmetle anıyorum.
27 Temmuz 2023 Perşembe
HAFTANIN AYETİ
Yüce Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır:
رَبَّنَا وَاجْعَلْنَا مُسْلِمَيْنِ لَكَ وَمِنْ ذُرِّيَّتِنَٓا اُمَّةً مُسْلِمَةً لَكَۖ وَاَرِنَا مَنَاسِكَنَا وَتُبْ عَلَيْنَاۚ اِنَّكَ اَنْتَ التَّوَّابُ الرَّح۪يمُ
“Rabbimiz! Bizi sana teslim olmuş kimseler kıl. Soyumuzdan da sana teslim olmuş bir ümmet kıl. Bize ibadet yerlerini ve ilkelerini göster. Tövbemizi kabul et. Çünkü sen, tövbeleri çok kabul edensin, çok merhametli olansın.”
Bakara Sûresi,128. Ayet
23 Temmuz 2023 Pazar
21 Temmuz 2023 Cuma
HAFTANIN HADİSİ
Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v)şöyle buyurur:
مَنْ شَهِدَ أَنْ لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ وَأَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللَّهِ حَرَّمَ اللَّهُ عَلَيْهِ النَّارَ
"Kim Allah'tan başka hiçbir İlâh olmadığına, Muhammed'in de
O'nun Resulü olduğuna şehâdet ederse, Allah ona ateşi haram
kılar."
Müslim (imân no. 46) ve Tirmizi, Sünen hadis no: 2638.
Diyanet İşleri Başkanlığının 21.07.2023 Tarihli Cuma Hutbesi:HİCRET: İDEALLER UĞRUNA ÇIKILAN KUTLU BİR SEFER
HİCRET: İDEALLER UĞRUNA ÇIKILAN KUTLU BİR SEFER
Muhterem
Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor:
“İman edip hicret edenler, Allah
yolunda cihad edenler; onlara kucak açıp yardım edenler var ya! İşte onlar gerçek
müminlerdir. Onlar için bağışlanma ve büyük bir lütuf vardır.”[1]
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor:
“Müslüman, elinden ve dilinden diğer
Müslümanların zarar görmediği kişidir. Muhacir ise Allah’ın yasaklarını terk
eden kimsedir.”[2]
Değerli
Müminler!
Yüce
Allah’ın lütuf ve keremiyle geçtiğimiz Çarşamba günü hicri 1445. yıla girdik. Bizleri yeni
bir hicri yıla daha kavuşturan Rabbimize sonsuz hamdü senalar olsun. Hicri yeni
yılımız hayırlı ve mübarek olsun.
Hicri
takvimin ilk yılı, Peygamber Efendimiz (s.a.s) ile ashabının Mekke’den
Medine’ye hicret ettiği 622 yılıdır. Bu yıl, Allah Resûlü (s.a.s)’in
öncülüğünde Müslümanlar, Mekke’deki çileli günlerin ardından İslam’ı daha rahat
yaşayabilmek için Medine’ye hicret etmişti. Hz. Ömer, bu hadisenin yaşandığı
yılı, halifeliği döneminde hicri takvimin başlangıcı kabul etmişti.
Kıymetli Müslümanlar!
Hicret, insanlık tarihinin en önemli dönüm
noktalarından biridir. Hicret, sıradan bir göç değildir. Hicret, geçici
menfaatler uğruna bir diyardan başka bir diyara gidiş de değildir. Hicret, can
ve mal korkusuyla bir şehirden kaçış hiç değildir. Bilakis hicret, Allah rızası
uğruna her türlü dünyevi beklenti ve gayeyi bir kenara bırakarak çıkılan kutlu
bir yolculuktur. Hicret, ideallerle yücelen bir hayatı mümkün kılmak için
başlanan mübarek bir seferdir. Hicret, insanı yaratılış amacından uzaklaştıran her
şeyi geride bırakmaktır. Kötülükten iyiliğe, zulüm ve haksızlıktan
adalet ve hakikate kararlı bir yöneliştir. Hicret, insanı Allah’a kulluktan
alıkoyan her türlü nefsani arzu ve istekten yüz çevirmektir. Haram ve
günahlardan kaçınmaktır. Tövbe ve dua ile Rabbimizin engin rahmetine sığınmaktır.
Kıymetli Müminler!
Hicretin gayesi, sorumluluk sahibi, bilinçli,
faydalı bireyler yetiştirebilmek için gayret etmektir. Erdemli, huzurlu,
güvenli ve barış içerisinde yaşayan bir toplum inşa etmek için çaba
göstermektir. Hicretin gayesi, sevgi, merhamet ve yardımlaşma gibi değerleri tüm insanlıkla buluşturmak için mücadele
etmektir.
Ne mutlu hicretin asıl gayesini idrak
edebilenlere. Ne mutlu sözünde özünde dürüst olanlara. Allah’a hakiki kul
olanlara. Ne mutlu İslam’ın hakikatlerini hayatına hâkim kılanlara.
Aziz Müslümanlar!
Önemli bir hususu sizlerle paylaşmak istiyorum. Son zamanlarda sık sık orman yangını haberleri alıyoruz. Bu yangınlarla ciğerlerimiz dağlanıyor. Ormanlarla birlikte nice canlılar yok oluyor. Ormanlık alanlarda piknik amacıyla bile olsa ateş yakmayalım. Yangına sebebiyet verecek atıkları ormanlarda bırakmayalım. Ormanlarımıza kasteden kötü niyetli kişilere karşı uyanık olalım. Yangın ve afetler konusunda yetkililerin uyarılarını dikkate alalım. Onların işlerini kolaylaştıralım. Allah Resûlü (s.a.s)’in
“Kıyamet kopuyor olsa dahi elinizdeki
fidanı yere dikin.”[3] emrine
uyarak, yanan ormanlarımızın yerine yenilerini yetiştirelim. Unutmayalım ki
ormanlarımız ve çevremiz bize emanettir. Emanete sahip çıkmak ise hepimizin
ortak görevidir. Yüce Rabbim ülkemizi ve milletimizi her türlü afet ve
felaketten muhafaza eylesin.
17 Temmuz 2023 Pazartesi
HAFTANIN AYETİ
Yüce Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır:
اَلَّذ۪ينَ صَبَرُوا وَعَلٰى رَبِّهِمْ يَتَوَكَّلُونَ
"Onlar, sabreden ve yalnız Rablerine tevekkül eden kimselerdir."
Ankebût Sûresi(29) 59. Ayet
16 Temmuz 2023 Pazar
14 Temmuz 2023 Cuma
HAFTANIN HADİSİ
Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v)şöyle buyurur:
إِنَّماَ يَرْحَمُ اللهُ مِنْ عِباَدِهِ الرُّحَماَءَ
“Allah, kullarından ancak merhamet edenlere merhamet eder”.
Buharî: Cenaiz 32; Müslim: Cenaiz 9
Diyanet İşleri Başkanlığının 14.07..2023 Tarihli Cuma Hutbesi:DİN SAMİMİYETTİR, İSTİSMAR İHANETTİR
DİN SAMİMİYETTİR, İSTİSMAR İHANETTİR
Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor:
“O, ‘Hay’dır, diridir. O’ndan başka hiçbir ilâh
yoktur. O halde sadece Allah’a itaat ederek samimiyetle O’na ibadet edin. Hamd,
âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.”[1]
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor:
“Allah, ancak samimiyetle ve
kendi rızası için yapılan amelleri kabul eder.”[2]
Aziz Müminler!
Dinimiz İslam’ın özü samimiyettir.
Samimiyet, içimizle dışımızın, özümüzle sözümüzün bir olmasıdır. Bütün söz ve
davranışlarımızda Allah’ın rızasını gözetmektir. Samimiyet, imanımızı ve
ibadetlerimizi her türlü riya ve gösterişten korumaktır.
Değerli Müslümanlar!
İmanı kemale erdiren samimiyettir. Yapıp ettiklerimizi ahiret sermayesine dönüştüren samimiyettir. İyiliği anlamlı kılan samimiyettir. Bilgiye değer katan samimiyettir.
Allah Resûlü (s.a.s)’in
اَلدِّينُ اَلنَّصِيحَةُ
“Din, samimiyettir.”[3]
hadisini şiar
edinenler, istikamet üzere bir ömür yaşamaya gayret ederler. Ahde
vefa gösterirler. Doğru sözlü ve dürüst olurlar; kimseyi aldatmazlar.
Adaletten, hak ve hakikatten asla ayrılmazlar. Kul ve kamu hakkına riayet
ederler.
Kıymetli Müminler!
Rabbimizin rızasından uzaklaştıran
kötülüklerden birisi de istismardır. İstismar, insanların inançlarını,
duygularını ve zaaflarını kişisel çıkarlara alet etmektir. Dinimizin yüce
değerleriyle insanları aldatmaktır. Maddi ve manevi imkânları sömürerek güç
elde etmektir. Hâsılı istismar, Allah’a, Kur’an’a, Peygamber’e, insana ve
topluma ihanettir.
Muhterem Müslümanlar!
İstismarcı insanların amacı, asla Allah rızası değildir. Onlar, İslam’ı şahıslar üzerine bina ederler. Hak ve hakikatin yegâne temsilcilerinin kendileri olduğunu iddia ederler.
Kur’an’ın ifadesi ile
“Onlara, ‘Yeryüzünde fesat çıkarmayın’ denildiğinde, ‘Biz ancak ıslah edicileriz’ derler. Hâlbuki onlar bozguncuların ta kendileridir. Lâkin anlamazlar.”[4]
Evet, ayet-i kerimelerde de işaret edildiği gibi bu tür kişiler, suret-i haktan
görünerek toplumu ifsat ederler. Milli ve manevi değerler üzerinden güç
devşirirler. İnsanların iyi niyetlerini suistimal ederler, geleceklerini çalarlar.
Kıymetli Kardeşlerim!
Bundan tam yedi yıl önce 15 Temmuz gecesinde, milletimizin birliği ve devletimizin bekası FETÖ tarafından hedef alındı. Ancak o gece, Rabbimizin yardımı yine bizimleydi. Millet ve devlet el ele vererek, bozguncuların karşısında dimdik durduk. Destansı bir direnişle dâhili ve hârici hainlerin emellerini boşa çıkardık.
وَمَكَرُوا وَمَكَرَ اللّٰهُۜ وَاللّٰهُ خَيْرُ الْمَاكِر۪ينَ۟
“Onlar tuzak kurdular. Allah da onların tuzaklarını bozdu. Allah, tuzak bozanların en hayırlısıdır.”[5]
Nice kardeşimiz bu direnişte şehadete yürüdü. Nice
kardeşimiz de gazilik nişanesini bir şeref madalyası olarak bedeninde
taşımaktadır.
Aziz Müslümanlar!
İstismarcı kişi ve yapıların
tuzaklarına bir daha düşmemek için, dinimizi sahih kaynaklardan, ehil ve
güvenilir kişilerden öğrenelim. Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerim’i ve Sevgili
Peygamberimiz (s.a.s)’in sünnetini doğru anlayıp hayatımıza aktaralım.
Ailemizde, insani ilişkilerimizde, ticaretimizde, işimizde, hâsılı hayatımızın
her alanında güveni ve samimiyeti esas alalım. Geleceğimizin teminatı olan
çocuklarımızı ihmal etmeyelim. Onları ailesine, çevresine, vatanına, milletine
ve insanlığa faydalı kişiler olarak yetiştirelim. Ülkemizi
ve aziz milletimizi fitne ve fesada sürüklemek isteyenlere karşı her daim
yekvücut, tek yürek olalım.
Bu vesileyle geçmişten günümüze,
muazzez değerlerimiz uğruna canlarını feda eden bütün şehitlerimize ve ahirete
irtihal eden kahraman gazilerimize Yüce Rabbimden rahmet diliyorum. Cenâb-ı
Hak, onların bize emanet bıraktığı değerleri yaşayabilmeyi ve gelecek
nesillerimize aktarabilmeyi nasip eylesin.
Aziz Müminler!
Önümüzdeki Çarşamba günü İslam
âlemi olarak hicri yılbaşını idrak edeceğiz. Aziz milletimizin ve tüm İslam
âleminin hicri yılı mübarek olsun. Tarihe yön veren hicreti esas alan yeni
yılın birlik ve kardeşliğimizin güçlenmesine, ümmet-i Muhammed’in vahdet ve
selametine, bütün insanlığın huzur ve iyiliğine vesile olmasını Cenâb-ı Hak’tan
niyaz ediyorum.
11 Temmuz 2023 Salı
HAFTANIN HADİSİ
Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v)şöyle buyurur:
اَللَّهُمَّ اهْدِنيِ ِلأَحْسَنِ اْلأَخْلاَقِ، لاَ يَهْدِي ِلأَحْسَنِهاَ إِلاَّ أَنْتَ؛ وَاصْرِفْ عَنِّي سَيِّئَهاَ، لاَ يَصْرِفُ عَنِّي سَيِّئَهاَ إِلاَّ أَنْتَ
“Allahım!.. Beni en güzel ahlâka ulaştır, En güzel ahlâka ulaştıracak olan
ancak sensin. Beni kötü ahlâktan uzaklaştır. Kötü ahlâktan uzaklaştıracak olan
ancak sensin”.
7 Temmuz 2023 Cuma
Diyanet İşleri Başkanlığının 07.07..2023 Tarihli Cuma Hutbesi:EVLİLİKLERİMİZ KOLAY OLSUN
EVLİLİKLERİMİZ KOLAY OLSUN
Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor:
“İçinizden
kendileri ile huzura kavuşacağınız eşler yaratıp aranızda muhabbet ve rahmet
var etmesi, Allah’ın varlığının delillerindendir. Bunda düşünen bir toplum için
elbette ibretler vardır.”[i]
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor:
“En bereketli nikâh, külfeti en az olanıdır.”[ii]
Aziz
Müminler!
Cenâb-ı Hakk’ın emirlerinden, Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s)’in sünnetlerinden birisi de evliliktir. Zira Allah Resûlü (s.a.s) bir hadislerinde şöyle buyurmaktadır:
.اَلنِّكَاحُ مِنْ سُنَّتِى. فَمَنْ لَمْ يَعْمَلْ بِسُنَّتِى فَلَيْسَ مِنِّى
“Nikâh benim sünnetimdir. Kim benim sünnetime uygun davranmazsa benden değildir.”[iii]
Evlilik, hem kadına hem de erkeğe dini,
hukuki ve ahlaki sorumluluklar yükleyen mukaddes bir sözleşmedir. Evlilik, külfet değil berekettir; meşakkat değil rahmettir. Evlilik, sadece biyolojik ihtiyaçların karşılanmasından
da ibaret değildir. Aynı zamanda gönüllerin, ideallerin, sevinç ve hüzünlerin paylaşılmasıdır
evlilik.
Kıymetli Müslümanlar!
Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in buyurduğu üzere evlenmek, gözü haramdan korur, iffeti muhafaza eder.[iv] Evet, evlilik, güçlü bir toplumun, sağlam bir geleceğin temeli ve teminatıdır. Eşleri kötülüklerden koruyan güvenli bir sığınak, her türlü tehdide karşı sağlam bir kalkandır. Nitekim Yüce Rabbimiz evliliğin bu yönünü Kur’an-ı Kerim’de şöyle haber vermektedir:
هُنَّ لِبَاسٌ لَكُمْ وَاَنْتُمْ لِبَاسٌ لَهُنَّۜ
“Eşleriniz, elbisenin
bedeni koruduğu gibi sizi haramdan koruyan bir örtüdür; siz de aynı şekilde
eşleriniz için bir örtüsünüz.”[v]
Değerli
Müminler!
Evlilik, erkek ve
kadının karşılıklı rızasıyla, şahitler huzurunda kıyılan nikâhla tesis edilir.
Nikâh, iki gönlün birleştiğinin, can yoldaşı ve hayat arkadaşı olduğunun ilanıdır.
Nikâh akdiyle eşler, birbirine karşı sevgi, saygı, sadakat, sabır, şefkat ve
merhameti şiar edineceklerinin sözünü verirler. Varlıkta ve yoklukta, sevinçte
ve hüzünde her daim birbirlerinin yanında olacaklarını kabul ederler.
Kıymetli
Müslümanlar!
Evliliğin ilanı olan düğünlerimizde asıl olan tevazu ve sadeliktir. Gösteriş,
aşırılık ve israftan uzak olmaktır. Ne var ki, günümüzde evlilik
için yapılan gereğinden fazla harcamalar, aileleri sıkıntıya sokmaktadır. Eşlerin
yuva kurarken ağır bir borç altına girmeleri, huzur ve mutluluklarına engel
olabilmektedir. Hayatlarının en güzel zaman dilimi, maddi kaygılar nedeniyle huzursuzluk
ve zorluk içerisinde geçebilmektedir. Hatta bundan dolayı kimi evlilikler, ya başlamadan bitmekte ya da zamanla ayrılıkla
sonuçlanabilmektedir.
Öyleyse Aziz Müminler!
Evliliğimizin her safhasında Rabbimizin rızasına, Peygamberimizin
sünnetine uygun hareket edelim. Evlatlarımızın yuvalarının temelini Besmele ile
atalım. Düğün yaparken İslam’ın emir ve yasaklarına riayet edelim. Mahremiyet
sınırlarını ihlal etmeyelim. İnsanın sağlığına ve saygınlığına zarar veren her
türlü haramdan uzak duralım. Toplumun huzurunu bozan, çevreyi rahatsız eden,
insanların canına ve malına zarar veren tutum ve davranışlardan kaçınalım. Rabbimizin her an bizi görüp
gözettiğini, yaptığımız her şeyden mutlaka hesaba çekeceğini unutmayalım.
Saygıdeğer Müminler!
İki hususu sizlerle
paylaşarak hutbemi bitiriyorum. İlki, bu yıl vekâletle kurban kesim
organizasyonunda âlicenap milletimiz, Diyanet İşleri Başkanlığımıza ve Türkiye
Diyanet Vakfımıza büyük bir teveccüh gösterdi. Bizlere emanet edilen yedi yüz kırk
beş bin kadar kurban hissesini başta depremzede
kardeşlerimiz olmak üzere yurt içinde ve yurt dışında otuz beş milyon
kadar kardeşimize ulaştırdık
elhamdülillah. Yüce Rabbim, hayır ve hasenatta öncülük yapan, mazlum ve
mağdurun her daim yüzünü güldüren aziz
milletimizden razı olsun. Bir diğer husus ise, altı hafta sürecek olan yaz
Kur’an kurslarımız 3 Temmuz Pazartesi günü başladı. Kayıtlarımız devam etmektedir.
Çocuklarımızı Kur’an-ı Kerim’i ve temel dini bilgileri öğrenmeleri için yaz
Kur’an kurslarımıza bekliyoruz. Onları bu manevi ziyafetten mahrum bırakmayalım.