KUR’AN’LA YAŞAMAK
Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i
kerimelerde Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Şüphesiz, biz Kur’ân’ı Kadir
gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir
misin? Kadir gecesi, bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve Cebrâil o gece,
Rablerinin izniyle her türlü iş için iner de iner. O gece, tan yeri ağarıncaya
kadar esenlik doludur.”[1]
Okuduğum hadis-i
şerifte Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) bizleri şöyle müjdeliyor: “Kim
inanarak ve sevabını Allah’tan umarak Kadir gecesini ihyâ ederse geçmiş
günahları bağışlanır.”[2]
Aziz Müminler!
Önümüzdeki Salı gününü
Çarşamba’ya bağlayan gece Kadir gecesini idrak edeceğiz inşallah. Kadir gecesi,
Rabbimizin, kullarına af ve mağfiretinin, esenlik ve merhametinin tecelli
ettiği, ilahî lütuf ve ihsanlarla dolu bir gecedir. İnsanlar için bir hidayet
rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri
olarak Kur’an’ın indirildiği gecedir. İnsanoğlunun Kur’an’ın aydınlığıyla
tanıştığı, eşsiz bir ufka eriştiği müstesna bir gecedir.
Kıymetli Müslümanlar!
Bu gece kıymetini
Kur’an-ı Kerim’den alır. Zira Kur’an, insanlığa öğüt, kalplere şifadır.
Müminler için rahmet kaynağıdır. İnananların yolunu aydınlatan bir nurdur.
Sözlerin en güzeli, Yüce Rabbimizin biz kullarına en büyük ikramıdır. Okumak,
anlamak ve yaşamak için gönderilen bir hayat kitabıdır. Zorlukları aşmada, doğru kararlar vermede,
sonu huzur ve başarıyla biten sağlam adımlar atmada insana yardımcı olan eşsiz
bir rehberdir. Küçük büyük, kadın erkek, herkes için umut ve bereket
kaynağıdır. Kur’an, insanlığın muhtaç olduğu itikadi ve ameli en mükemmel
hükümleri içerir. Nitekim Yüce Rabbimiz “Bu Kur’an, bizim indirdiğimiz
mübarek bir kitaptır. Ona uyun ve günahtan korunun ki size rahmet edilsin.”[3]buyurmaktadır.
O halde, geliniz!
Bizleri Kur’an’ın nazil olduğu Kadir gecesine eriştiren Rabbimize şükrümüzün
nişânesi, Sevgili Peygamberimize itaatimizin alameti, hayatımızda yeni bir
başlangıcın arefesi olması için onun bazı ayetlerini birlikte tefekkür edelim.
Değerli Müminler!
Vahyin ilk mesajı, “oku” emriyle başlar söze.
اِقْرَأْبِاسْمِرَبِّكَالَّذ۪يخَلَقَۚ
“Yaratan rabbinin adıyla oku!”[4]ayeti bilginin değerini hatırlatır bize. Vahyi anlamayı,
Allah’ı tanımayı, varlık âlemini okumayı, ders ve ibret almayı emreder.
Allah’ın adıyla ve yalnızca O’nun rızasını elde etmek, insanlığa faydalı olmak
için ilim elde etmeyi öğütler.
Kur’an, yaratan Rabbimizi tanıtır bize. Doğru bir
Allah tasavvuru yerleştirir zihnimize.
قُلْهُوَاللّٰهُاَحَدٌۚ. اَللّٰهُالصَّمَدُۚ.
لَمْيَلِدْوَلَمْيُولَدْۙ. وَلَمْيَكُنْلَهُكُفُواًاَحَدٌ.
“De ki O Allah’tır, bir tektir. Allah
Samed’dir. Doğurmamış ve doğmamıştır. Hiçbir şey O’na denk ve benzer değildir.”[5]
Bu surede, İslam’ın esası olan tevhid
özetlenir. Allah’ın birliği, tekliği, eşsizliği anlatılır. Her şey O’na muhtaçken O’nun hiçbir şeye
ihtiyaç duymadığı bildirilir. Rabbimizin her şeyin maliki ve mukadderatının hâkimi
olduğu ilan edilir.
Aziz Müslümanlar!
Yüce Allah, insanlığa doğru yolu göstermek üzere nice
peygamber ve kitap göndermiştir. Ne var ki insanoğlu tarihin çeşitli
dönemlerinde akl-ı selimden uzaklaşmış, vahyin aydınlığında yürümek yerine
ihtiraslarının esiri olmuştur. Rabbimiz, Peygamberlerin sonuncusu Muhammed
Mustafa (s.a.s) ve son kitap Kur’an-ı Kerim ile dinini kemale erdirmiş,
kullarına nimetini tamamlamış ve din olarak İslam’ı seçmiştir.[6] Şu
halde
اِنَّالدّ۪ينَعِنْدَاللّٰهِالْاِسْلَامُ۠
“Şüphesiz Allah katında din
İslam’dır.”[7] Allah’ın hoşnutluğunu elde etmenin ve cennete varis
olmanın yegâne yolu İslam’ın hükümlerine bütünüyle inanmak ve onları hayata
aktarmaktır.
Muhterem Müminler!
Hidayet rehberimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurulur:
وَنَفْسٍوَمَاسَوّٰيهَاۙۖ.فَاَلْهَمَهَافُجُورَهَاوَتَقْوٰيهَاۙۖ.
قَدْاَفْلَحَمَنْزَكّٰيهَاۙۖ.وَقَدْخَابَمَنْدَسّٰيهَاۜ.
“Nefse ve ona birtakım kabiliyetler
verip de iyilik ve kötülüklerini ilham edene yemin ederim ki, nefsini
kötülüklerden arındıran kurtuluşa ermiş, onu kötülüklere gömen de ziyan
etmiştir.”[8]
Bu ayet-i kerimeler bize bildirmektedir
ki Allah Teâlâ, insanın fıtratına doğruyu ve yanlışı, iyiliği ve kötülüğü,
günahı ve sevabı bilme, birini diğerine
tercih etme gücü ve özgürlüğü bahşetmiştir. Bu özgürlüğün, fücurdan değil
takvadan, günahtan değil sevaptan, isyandan değil ibadetten yana kullanılmasını
istemiştir. Ancak o zaman insan Rabbinin hoşnutluğunu kazanacak ve ebedi
kurtuluşa erecektir.
Kıymetli Müminler!
Kul olmak Allah’a
saygılı olmayı, O’na asi olmamayı, nimetlerine nankörlük etmemeyi, hiçbir zaman
O’nu unutmamayı gerektirir. Nitekim bu hakikat Kur’an-ı Kerim’de şu şekilde
ifade edilir:
يَٓااَيُّهَاالَّذ۪ينَاٰمَنُوااتَّقُوااللّٰهَحَقَّتُقَاتِه۪وَلَاتَمُوتُنَّاِلَّاوَاَنْتُمْمُسْلِمُونَ
“Ey iman edenler! Allah’a karşı gereği gibi saygılı
olun ve ancak Müslüman olarak can verin.”[9]O haldemümin bu bilinçle
daima Rabbine itaat etmeli, verdiği nimetlere şükretmeli ve O’nu bir an olsun
hatırından çıkarmamalıdır. Hayatı boyunca aynı hassasiyetle imanını muhafaza
etmelidir.
Değerli Müslümanlar!
Kul olmak
وَتَعَاوَنُواعَلَىالْبِرِّوَالتَّقْوٰىوَلَاتَعَاوَنُواعَلَىالْاِثْمِوَالْعُدْوَانِۖ
“İyilik ve takvâ hususunda yardımlaşın, günah ve
haksızlık yolunda yardımlaşmayın.”[10]ayetini rehber edinmeyi
gerektirir. Onun içindir ki mümin kul, daima
Allah’ın rızasını gözetmeli ve insanlığın hayrı için çaba göstermelidir. Kulluk
ve takvada, iyilik ve ihsanda yardımlaşmalı,
günah ve inkâra, zulüm ve
düşmanlığa sebep olabilecek söz ve davranışlardan kaçınmalıdır.
Kul olmak söz
ve davranışında, niyet ve inancında, Allah’a saygı ve bağlılığında dürüst
olanlarla beraber olmaktır, onları kendisine örnek almaktır.
يَٓااَيُّهَاالَّذ۪ينَاٰمَنُوااتَّقُوااللّٰهَوَكُونُوامَعَالصَّادِق۪ينَ
“Ey
iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve doğrularla beraber olun.”[11]ayetine kulak vermektir.
Muhterem Müminler!
Yüce kitabımızda insanın, yaratılış gayesine uygun
olarak dünya hayatında birçok imtihandan geçeceği anlatılır.
اَحَسِبَالنَّاسُاَنْيُتْرَكُٓوااَنْيَقُولُٓوااٰمَنَّاوَهُمْلَايُفْتَنُونَ
“İnsanlar, denenip sınanmadan, sadece ‘İman ettik’
demekle bırakılacaklarını mı sanıyorlar?[12]Unutulmamalıdır ki niceleri başarır, niceleri ise
kaybeder bu imtihanları. Bize düşen görev, amaçsız yaratılmadığımızı, başıboş
bırakılmadığımızı unutmamaktır. İbadetimizle, salih amelimizle ve güzel
ahlakımızla iman kalemizi güçlü kılmaktır. Rabbimizin şu müjdesine gönülden
iman etmektir:
اِنَّالَّذ۪ينَاٰمَنُواوَعَمِلُواالصَّالِحَاتِاِنَّالَانُض۪يعُاَجْرَمَنْاَحْسَنَعَمَلاًۚ
“İman edip dünya ve âhiret için
yararlı işler yapanlar bilmelidirler ki, biz güzel iş yapanların ecrini asla
zâyi etmeyiz.”[13]Zira Cenab-ı Hak, mülkün yegâne sahibidir. İyilik de
kötülük de O’nun katında malumdur. Rızası doğrultusunda çalışanı, gönülleri yapanı,
garipleri sevindireni, imanının gereği ile hayatını imar edeni asla ihmal
etmez. Samimiyetle yapılan hiçbir iyiliği, hiçbir emeği karşılıksız bırakmaz.
Aziz Müslümanlar!
Yüce Rabbimizin bin
aydan daha hayırlı olduğunu müjdelediği Kadir gecesine yaklaşıyoruz. Bu mübarek
gecenin kadr ü kıymetini bilip bereketinden istifade edelim. Kur’an-ı Kerim’in kalplere huzur veren
tilâvetini bir nimet olarak görelim. Ruhumuzun açlığını doyurmak için Kur’an
sofrasına yönelelim. Ayetlerini tefekkür ederek nice dersler çıkaralım, hikmet
kapılarını aralayalım. İlahi hakikatleri bize duyurmasına fırsat tanıyalım.
Umutsuzluğumuza onunla umut aşılayalım. Manevi sıkıntılarımıza onunla şifa
bulalım. Ahlakımızı onunla
güzelleştirelim. Hayatımızı Yüce Mevlamızın vahyi ile yönlendirelim. Hesabını
verebileceğimiz bir hayatı yaşayabilmek için Kur’an’la yaşayalım. Onu
hayatımızın rehberi yapalım.
Bu vesileyle Kadir gecemizin aziz milletimize, İslam
âlemine ve bütün insanlığa hayırlar getirmesini Rabbimden niyaz ediyorum. Cenâb-ı
Hak, her birimizi sağlık, huzur ve afiyet içerisinde bayrama kavuştursun.
Ülkemize ve dünyaya musallat olan salgın hastalıktan bir an önce kurtulmayı
bizlere lütfetsin.
[1] Kadir, 97/1-5.
[2]Buhârî, FadluLeyleti'l-Kadr, 3.
[3] Enâm,6/155.
[4] Alak,96/1.
[5]İhlas, 112/1-4.
[6]Mâide, 5/3.
[7]Âl-i İmrân, 3/19.
[8] Şems, 91/7-10.
[9]Âl-i İmrân, 3/102.
[10] Mâide,5/2.
[11]Tevbe, 9/119.
[12] Ankebût,29/2.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder