BABA: CENNETE AÇILAN KAPI
Aziz Müminler!
Yüce Rabbimizin bizlere lütfettiği en
kıymetli nimetlerden birisi de ailedir. Aile, yeri asla doldurulamayacak olan
en önemli kurumdur. Fedakârlığın, karşılıksız sevmenin, şefkat ve merhametin ocağıdır.
Hiçbir karşılık beklemeden bize en büyük desteği ailemiz verir. Aile, bize
hayatı öğretir. Gönüllerimize güzel ahlakı nakşeder. Bizi geleceğe
hazırlar.
Muhterem
Müslümanlar!
Ailenin iki temel direğinden biri anne, diğeri ise babadır. Cenâb-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır:
“Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi ve anne babanıza iyi davranmanızı emretti. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa onlara ‘öf’ bile deme! Onları azarlama! İkisine de gönül alıcı sözler söyle.”[1]
Bugünkü
hutbemizde Rabbimizin itaat etmemizi ve iyilikte bulunmamızı emrettiği babanın
aile içindeki önemini, sorumluluklarını ve ona karşı vazifelerimizi
hatırlayalım.
Değerli Müminler!
Baba, ailenin kalkanıdır. Kendisine
dayandığımız yıkılmaz bir dağdır. Bizler, hayatımızın her alanında onun
varlığıyla güven içinde oluruz. Baba, doğruyu ve hakikati gösteren bir
rehberdir. İyiyi kötüden, doğruyu yanlıştan ayırmamıza vesile olan bir
öğretmendir. Her düştüğümüzde bizi ayağa kaldıran müşfik bir eldir.
Kıymetli Müslümanlar!
Baba olmak, sadece ailenin maddi ihtiyaçlarını karşılamak değildir. Baba olmak, çocuklarımızı iyi bir insan olarak yetiştirmektir. Göz aydınlığı yavrularımızın ebedi kurtuluşu için Hz. Nûh gibi çırpınmaktır. O,
“Haydi yavrum! Sen de bizimle birlikte bin!”[2]
diyerek
inkâr eden oğlunu kurtuluş gemisine davet etmişti.
Baba olmak, Hz. İbrâhîm gibi çocuklarımızı iyi bir mümin olarak yetiştirmek ve onlar için her daim hayır dilemektir. O,
رَبِّ اجْعَلْن۪ي مُق۪يمَ الصَّلٰوةِ وَمِنْ ذُرِّيَّت۪يۗ
“Rabbim! Beni ve soyumdan gelecek olanları
namaza devam edenlerden eyle!”[3] diyerek
Allah’tan neslinin iyiliğini niyaz etmişti.
Baba olmak, Lokmân (a.s) gibi şefkat dolu ifadelerle çocuklarımızı iyiliğe yönlendirip kötülükten alıkoymak için çabalamaktır. O,
“Yavrucuğum!
Namazını dosdoğru kıl, iyiliği emret, kötülükten vazgeçirmeye çalış.”[4] sözleriyle evladına hikmet yüklü nasihatlerde
bulunmuştu.
Baba olmak, Peygamber Efendimiz (s.a.s)
gibi çocuklarımıza hayatın her alanında örnek ve rehber olmaktır. Allah Resûlü
(s.a.s), ailesine karşı son derece şefkatliydi. Onun hanesinde sevgi ve saygı hâkimdi.
O, merhamet ve adaletten, nezaket ve zarafetten asla ayrılmazdı.
Aziz Müminler!
Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir hadisinde,
“Anne baba, kişinin cennete girmesine vesile olacak ana
kapılardan birisidir…”[5] buyurmaktadır. Öyleyse annemiz gibi cennet vesilemiz olan babamıza karşı
da hürmette kusur etmeyelim. Tatlı dil, güler yüz ve güzel davranışlarımızla anne
babamızın gönlünü hoş edelim. Rabbimizin rızasının anne babamızın rızasını
kazanmaktan geçtiğini unutmayalım.
Kıymetli Müslümanlar!
Hutbemi bitirirken bir hususu sizlerle paylaşmak
istiyorum. Kurban bayramı vesilesiyle birçok kardeşimiz yola çıkacak. Sizleri kurallara
uymaya, trafikte sabırlı ve dikkatli davranmaya, birbirimizin hak ve hukukuna
saygılı olmaya davet ediyorum. Trafik kazaları sebebiyle sevdiklerimiz
aramızdan ayrılmasın. Umutlar sönmesin. Bayram sevincimiz hüzne dönüşmesin.
Yüce Rabbim, sağlık, sıhhat ve afiyetle Kurban
Bayramına ulaşmayı hepimize nasip eylesin.
Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder