VATAN MİLLET SEVDASIYLA NİCE YÜZYILLARA
Muhterem Müslümanlar!
Milli Mücadelemizin
zaferle taçlanışının, bağımsızlık güneşinin ülkemiz üzerine yeniden doğuşunun, Cumhuriyetimizin
ilan edilişinin yüzüncü yılındayız. Cenâb-ı Hak, aziz milletimizi nice asırlar
rızasına uygun işler yapmaya muvaffak eylesin. İlelebet devletimizi payidar,
milletimizi bahtiyar eylesin.
Değerli Müminler!
Yüz yıldır, bütün zorlukları Rabbimizin lütuf ve inayeti, milletimizin feraset ve basiretiyle aştık. Güçlü bir devlet olma yolunda büyük mesafeler kat ettik.
وَلَا تَهِنُوا وَلَا تَحْزَنُوا وَاَنْتُمُ الْاَعْلَوْنَ اِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِن۪ينَ
“Gevşeklik göstermeyin, üzülmeyin; iman etmişseniz üstün olan sizsiniz.”[i] ayeti mucibince imanımızdan aldığımız güçle yılmadık, yıkılmadık. Rabbimizden ümidimizi hiçbir zaman kesmedik.
وَاعْتَصِمُوا بِحَبْلِ اللّٰهِ جَم۪يعاً وَلَا تَفَرَّقُواۖ
“Hep birlikte Allah’ın ipine sımsıkı sarılın, bölünüp parçalanmayın.”[ii]
ayetine tabi olduk. Birlik ve beraberliğimizden ödün vermedik. Kardeşlik bilinciyle birbirimize yurt olduk. Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in
“Birbirinize haset etmeyin ve kin beslemeyin. Birbirinize
sırt çevirmeyin. Ey Allah’ın kulları kardeş olun!”[iii] hadisi gereğince birbirimize
güvendik, birbirimize dayandık. El ele, gönül gönüle vererek bu günlere
ulaştık.
Kıymetli Müslümanlar!
Cennet vatanımız, bizim için sadece bir toprak parçasından
ibaret değildir. Bu topraklar, kıyamete kadar huzur ve güven içinde yaşamaya
azmettiğimiz yurdumuzdur. Aziz şehitlerimizin canlarıyla, kahraman
gazilerimizin kanlarıyla, Milli Mücadelemize önderlik eden devlet
büyüklerimizin azim, gayret ve kararlılıklarıyla bize bıraktıkları yüce bir
emanettir. Bu emanet her birimizin canından daha azizdir. Gerektiğinde can
vereceğiz, canandan geçeceğiz, bütün varımızı feda edeceğiz; ancak ecdat yadigârı
vatanımızdan İstiklâl Marşı’mızda da ifade edildiği gibi asla vazgeçmeyeceğiz:
Bastığın yerleri “toprak!” diyerek geçme,
tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehîd oğlusun, incitme, yazıktır atanı;
Verme,
dünyâları alsan da, bu cennet vatanı.
Aziz Kardeşlerim!
Ne acıdır ki, yüz yıl önce Milli Mücadelemizde millet olarak
topyekûn bertaraf ettiğimiz acıların benzerini, yıllardır
Filistinli kardeşlerimiz de yaşamaktadır. İnsaf ve vicdanını
kaybetmiş, kin ve nefretin esiri olmuş İsrail, bütün
dünyanın gözü önünde en vahşi saldırılarla her türlü
caniliği işlemektedir. Filistin toprakları, yaklaşık bir asırdır
barış ve huzura hasret kalmıştır. Minik yavruların çığlıkları,
yaralı annelerin feryatları arş-ı âlâyı titretmektedir. Babalar,
koklamaya kıyamadıkları evlatlarını kendi elleriyle toprağa
vermektedir. İnsanlık, bombalanan binaların enkazında
yitirilen canları seyrederken aslında kendi vicdanını
yitirmektedir. Bu şartlar altında milletimize ve tüm
Müslümanlara düşen sorumluluklar, her zamankinden
daha fazladır. Bizler de bu sorumluluklarımızı yerine
getirebilmek için bugün Cuma namazından sonra
yardımlarımızla Filistinli kardeşlerimizin yaralarını bir
nebze de olsa sarmaya çalışacağız.
Muhterem Müslümanlar!
Asırlardır mazlumun yanında, zalimin karşısında durduğumuz gibi bundan sonra da durmaya devam edelim.
وَلَا تَرْكَـنُٓوا اِلَى الَّذ۪ينَ ظَلَمُو
“Zalimlere asla meyletmeyin.”[iv]
ayeti mucibince söz ve davranışlarımızla; yiyip içtiklerimizle, giyip kullandıklarımızla zalime destek olmayalım, zulme rıza göstermeyelim. Böyle zulümlerin bir daha yaşanmaması için her alanda var gücümüzle çalışalım. İşimizi ve mesleğimizi en iyi şekilde yapmaya gayret edelim. Gelecek nesillerimizi milli ve manevi değerlerle donanmış, devletine ve milletine bağlı, topluma ve insanlığa faydalı kişiler olarak yetiştirelim. Rabbimizin,
اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ اِخْوَةٌ
“Müminler ancak kardeştirler.”[v]
ilahi fermanı gereği kardeş ve ümmet olma
bilincimize sahip çıkalım. İşte o zaman, barış ve huzur içinde yaşadığımız bu
topraklar, yüzyıllar boyunca vatanımız olmaya devam edecektir.
Aziz Müminler!
Bu vesileyle, üzerinde yaşadığımız bu toprakları bize vatan
kılan, yüz yıl önceki destansı mücadeleleriyle
bağımsızlığımızı perçinleyen aziz şehitlerimizi ve
kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyoruz.
Rabbimiz, onların bıraktığı emanetlere sahip çıkabilmeyi
bizlere ve nesillerimize nasip eylesin.
Hutbemi bir ayet-i kerime mealiyle bitiriyorum:
“Allah’a ve Resûlüne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin.
Sonra gevşersiniz ve gücünüzü kaybedersiniz. Sabırlı
olun. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.”[vi]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder