ZEKÂT: İSLAM’IN DAYANIŞMA KÖPRÜSÜ
Muhterem Müslümanlar!
Bizler, bu
dünyada Rabbimizin nimetlerinin emanetçisiyiz. Ve biliyoruz ki her nimetin
kendi cinsinden bir şükrü vardır. Kalbimizin şükrü Yüce Allah’a imandır. Dilimizin
şükrü hakikate tercüman olmaktır. Bedenimizin şükrü ibadetlerdir. Malımızın
şükrü ise zekâttır, sadakadır.
Aziz Müminler!
İslam’ın beş temel esasından biri olan zekât, Müslümanlar arasında bir
kardeşlik köprüsüdür. Dayanışma ve paylaşmanın en
güzel göstergelerinden biridir. Zekât, insanı felaha, toplumu
refaha ulaştıran bir ibadettir. Cenâb-ı Hakk’a teslimiyetimizin, kardeşlerimize
karşı samimiyetimizin tezahürüdür.
Zekât, bir garibin duasından nasip almak, bir muhtacın sofrasında iftar
sevinci olmaktır. Kırık bir kalbe merhem, mahzun bir gönle derman olmaktır. Bir
yetimin başına dokunan şefkat eli, bir mazlumun aşına katık olmaktır.
Kıymetli Müslümanlar!
Zekât, dinen zengin sayılan bir müminin, malının belli bir kısmını ihtiyaç sahipleriyle paylaşmasıdır. Aslında mümin, zekât vermekle muhtaç kardeşinin hakkını teslim etmiş olur. Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de muttaki kulları hakkında şöyle buyurur:
وَف۪ٓي اَمْوَالِهِمْ حَقٌّ لِلسَّٓائِلِ وَالْمَحْرُومِ
“Onların mallarında, muhtaç ve yoksulların da
hakkı vardır.”[i]
Değerli Müminler!
Yüce Rabbimiz hayat rehberimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyuruyor:
“Hayır yolunda her ne harcarsanız Allah, onun daha iyisini verir. O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.”[ii]
Bu ayet-i kerime bize öğretiyor ki; zekât, malı asla eksiltmez, bilakis
bereketlendirir ve ahiret azığına dönüştürür.
Kişiyi dünyanın esiri olmaktan kurtarır, gerçek özgürlüğe ulaştırır.
Zekât, toplumsal barışın teminatıdır. Bu eşsiz ibadet, birlik ve beraberliğimizi pekiştirir, kardeşliğimizi güçlendirir. Cimrilik ve dünyevileşme gibi kötü huylardan arındırır. Mümini günahlardan temizler, Rabbinin rızasına ve mağfiretine kavuşturur. Peygamber Efendimiz (s.a.s) zekâtın bu güzelliğini bize şöyle haber verir:
“Su, ateşi nasıl söndürüyorsa
zekât da günahları öylece silip yok eder.”[iii]
Kıymetli Kardeşlerim!
Yardımlaşma
ve dayanışma ihtiyacının daha da arttığı Ramazan günlerinde zekâtlarımızla bereketlensin
kazançlarımız. Huzur ve sevinçle dolsun yuvalarımız. Rahmet ve merhamet
kaplasın çevremizi. Yetim ve öksüzlerin sevincinde
arayalım Allah rızasını. Muhtaç kardeşlerimizin duasında bulalım dünya ve
ahiret mutluluğunu. İnfakın da bir ahlakı olduğunu unutmayalım. Zekât ibadetini
ifa ederken de nezaket ve zarafeti kuşanalım. Gerçek ihtiyaç sahiplerini
araştıralım. Yardımlarımızı onlara ulaştırmaya devam edelim.
Aziz Müslümanlar!
Türkiye Diyanet Vakfımız, her yıl olduğu gibi bu Ramazanda da
“Kardeşliğimiz Zekâtla Bereketlensin” çağrısıyla zekât ibadetine dikkat
çekmektedir. Hayırsever milletimizin emanet ettiği zekâtları başta deprem
mağduru kardeşlerimiz olmak üzere ihtiyaç sahipleriyle buluşturmaktadır. Sizler de müftülüklerimiz aracılığıyla, din görevlilerimiz
rehberliğinde ya da Vakfımızın kurumsal internet sitesi üzerinden zekât
seferberliğimize katkıda bulunabilirsiniz. Ayrıca bugün Cuma namazından sonra
Vakfımızın deprem mağduru kardeşlerimize yönelik yürüttüğü faaliyetlerde ve
eğitim hizmetlerinde kullanılmak üzere yardımlarınıza müracaat edilecektir. Yüce
Rabbimiz yaptığımız ve
yapacağımız yardımlarımızı kabul buyursun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder