EFKAN VURAL'IN EĞİTİM KÜLTÜR ve BİLGİ SİTESİ
Efkan Vural'ın Yazıları
7 Nisan 2025 Pazartesi
6 Nisan 2025 Pazar
4 Nisan 2025 Cuma
Diyanet İşleri Başkanlığının 28 /03/ 2025 Tarihli Cuma Hutbesi : GÜÇLÜ BİR TOPLUMUN İNŞASINDA ANNE BABANIN ROLÜ
GÜÇLÜ BİR TOPLUMUN İNŞASINDA ANNE BABANIN ROLÜ
Muhterem Müslümanlar!
Bir gün Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in huzuruna bir adam gelerek,
“Ey Allah’ın Resûlü! Mükâfatını Allah’tan bekleyerek hicret ve cihad etmek
istiyorum.” dedi. Bunun üzerine Allah Resûlü (s.a.s), “Annen ve baban
hayatta mı?” diye sordu. Adam, “Evet, ikisi de hayatta.” deyince Sevgili
Peygamberimiz (s.a.s), ona şu öğüdü verdi: “Öyle ise anne babana dön ve
onların gönüllerini al.”[1]
Aziz
Müminler!
Yüce Rabbimizin bize bahşettiği en kıymetli nimetlerden biri de
anne ve babamızdır. Annemiz; gönlümüze şefkat ve muhabbet tohumları eken; bize,
iyiyi kötüden, doğruyu yanlıştan, hakkı batıldan ayırma şuuru kazandıran ilk
öğretmenimizdir. Annemiz; aileyi ayakta tutan, evladına karşılıksız sevgi
veren, insanlığa faydalı nesiller armağan eden rahmet ve merhamet nişanesidir. Babamız
ise; hayatın zorlukları ve sıkıntıları karşısında sırtımızı yaslayacağımız ulu
bir çınardır. Her türlü kötülüğe ve tehdide karşı sığınabileceğimiz güçlü bir kaledir.
Hülasa, anne ve babamız; sabırla
bizleri geleceğe hazırlayan, yerleri asla doldurulamayacak mümtaz
şahsiyetlerdir. Onlara saygı, Allah’a saygıdır. Onlara hürmet, Allah’a
hürmettir. Duaları, cennetin anahtarıdır. İslam’a uygun meşru istek ve
tavsiyeleri ise huzurun kaynağıdır.
Kıymetli
Müslümanlar!
Sorumluluk sahibi bir anne; Hz. İsmâil
için bütün sıkıntıları göğüsleyen, onun maddi ve manevi ihtiyaçlarını
karşılamak için koşuşturan Hz. Hâcer gibi olmalıdır. Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin
Efendilerimizi yetiştiren Ehl-i Beyt-i Mustafa’nın nadide goncası Hz. Fâtıma
gibi olmalıdır.
Sorumluluk sahibi bir baba ise; “…Haydi yavrum gel, sen de bizimle birlikte gemiye bin…”[2] diyen Hz. Nûh gibi evladını kötülüklerden
kurtarabilmenin çabasında olmalıdır. “Yavrucuğum!
Yaptığın iş bir hardal tanesi
ağırlığında bile olsa, bir kayanın içinde saklansa veya göklerde yahut yerin
dibinde bulunsa yine de Allah onu açığa çıkarır...”[3]
tavsiyesi ile çocuğuna hesap verme bilinci aşılayan; “Yavrucuğum, namazını özenle kıl, iyiliği
emret, kötülükten vazgeçirmeye çalış, başına gelen musibetlere sabret…”[4]
nasihatiyle onu namaza, iyiliğe, hakka ve hakikate davet eden; “…Yeryüzünde gururla,
kibirle yürüme!... Yürüyüşünde ölçülü ol, sesini de yükseltme…”[5] tavsiyesi ile de nezaket ve görgü kurallarını ona öğreten
Hz. Lokmân gibi olmalıdır.
Değerli Anne Babalar!
Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir
hadislerinde, وَإِنَّ لِوَلَدِكَ عَلَيْكَ حَقًّا “Çocuğunun da senin üzerinde
hakkı vardır.”[6] buyurmaktadır. Dinimize göre; çocuklarımızı helal rızıkla
beslemek, onlara Allah’ın razı olacağı güzel isimler vermek ve şefkatle muamelede
bulunmakla yükümlüyüz. Onları; vatanını, devletini ve milletini seven; milli ve
manevi değerlerine bağlı; hayırlı bir insan olarak yetiştirmekle mesulüz. Kur’an-ı
Kerim’i ve Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in örnek hayatını onlara öğretmek, sahih
dini bilgiyle onları buluşturup İslam ahlakıyla donatmak çocuklarımızın
üzerimizdeki hakkıdır.
Kıymetli
Müminler!
Bugün, çocuklarımız, dünya ve
ahiretlerine zarar verecek çok büyük tehlikelerle karşı karşıyadır.
Yavrularımız; alkol, kumar ve uyuşturucu bataklığına, fuhuş tuzağına çekilmek
istenmekte, zararlı akımlar ve batıl ideolojiler gençlerimizi esir almaya
çalışmaktadır. Dolayısıyla evlatlarımızın;
Allah’ın razı olacağı bir kul, topluma ve insanlığa faydalı bir insan olmaları için
daha çok çaba göstermeliyiz. وَتَعَاوَنُوا عَلَى الْبِرِّ وَالتَّقْوٰىۖ
وَلَا تَعَاوَنُوا عَلَى الْاِثْمِ وَالْعُدْوَانِۖ “…İyilikte ve takvada yardımlaşın, kötülükte ve düşmanlıkta
yardımlaşmayın...”[7] emrine uyan, toplumsal huzuru ve barışı sağlayan bir nesil olmaları
için daha fazla gayret göstermeliyiz. Özümüzle, sözümüzle ve davranışımızla
çocuklarımıza örnek olmalı; onları, ilgimizden ve sevgimizden mahrum
bırakmamalıyız. Unutmayalım ki, güçlü bir toplum inşa etmenin yolu; inancına,
ibadetlerine, tarihine ve kültürüne bağlı, kutsal değerlere saygılı, namazlarını
kılan, Allah’ın emirlerine uyan ve yasaklarından uzak duran bir nesil
yetiştirme sorumluluğuna sahip anne baba olmaktan geçmektedir.
Hutbemi Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in şu hadisiyle bitiriyorum: “Hiçbir baba, çocuğuna güzel terbiyeden daha
kıymetli bir miras bırakmamıştır.”[8]