RAMAZAN’A VEDA EDERKEN
Muhterem Müslümanlar!
Ömrümüzden bir Ramazan-ı şerif daha geçmek üzere. Bu
akşam kılacağımız son teravih namazımız ve yarın tutacağımız son orucumuzla bu
kutlu mevsimi uğurlayacağız inşallah. Cenâb-ı Hak, bizleri; Kur’an’la hayat
bulan, namazla kötülüklerden korunan, oruçla takvaya eren, zekât, sadaka ve
fitrelerle malını ve nefsini temizleyen bahtiyar kullarından eylesin.
Aziz Müminler!
Ramazan, Allah’ın razı olduğu bir hayatın nasıl olması gerektiğini
öğretmek için bizleri her yıl eğitime alan bir mekteptir. Bu güzide
mektepte bir ay boyunca, iyi bir insan, samimi bir Müslüman olmayı öğrenmeye
çalıştık. Hayat rehberimiz Kur’an-ı Kerim’i okuduk. Onun mesajlarını anlamaya
ve yaşamaya gayret ettik. Ramazan’dan sonra da her alanda Kur’an-ı Kerim ile
kurduğumuz bu güçlü bağı koruyalım. Hayatımıza onun bereketini taşımaya devam
edelim.
Ramazan, bizleri bir ay boyunca camilerimizde ailece bir araya getirdi. Beş vakit namazımızın yanında eda ettiğimiz teravihlerde huşû içinde omuz omuza Rabbimizin divanına durduk. Dualarla, salavatlarla kalplerimizi sükûnete erdirdik. Ancak kulluğumuz, sadece bir güne ya da bir aya mahsus değildir.
Yüce Rabbimiz,
“Ölüm sana ulaşıncaya kadar Rabbine ibadet et.”[1] buyurarak, bizleri ömür boyu kulluğa davet etmektedir.
Peygamber Efendimiz (s.a.s) ise,
“Allah katında amellerin en sevimlisi, az da olsa devamlı olanıdır.”[2]
buyurarak, ibadetlerimizi hayatın her anına aktarmamız gerektiğini
hatırlatmaktadır. O halde, Ramazan’da kazandığımız ibadet alışkanlıklarımızı
yıl boyunca da devam ettirelim. Çocuklarımıza cami adabını da öğreterek ailece camilere
ve cemaatle namazlara devam edelim.
Kıymetli Müslümanlar!
Ramazan mektebinde, tuttuğumuz oruçlarla iradelerimizi güçlendirdik, sabırlı olmayı öğrendik.
Rabbimiz,
يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اسْتَع۪ينُوا بِالصَّبْرِ وَالصَّلٰوةِۜ اِنَّ اللّٰهَ مَعَ الصَّابِر۪ينَ
“Ey iman edenler! Sabır ve namazla Allah’tan yardım dileyin. Şüphesiz Allah sabredenlerle beraberdir.”[3]
buyurarak
bizleri sabırlı olmaya, namazla ve sabırla Allah’tan yardım istemeye davet
etmektedir. Öyleyse Ramazan ayında kuşandığımız sabrı; evimize, okul ve iş
hayatımıza, çarşı, pazar ve trafiğe de yansıtmaya özen gösterelim. Kin ve
nefretle değil, sağduyu ve aklıselimle hareket
edelim. Kalp kırmayalım, gönül incitmeyelim.
Değerli Müminler!
İyilik ayı olan Ramazan’da, Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in,
كُلُّ مَعْرُوفٍ صَدَقَةٌ
“Her iyilik bir sadakadır.”[4] düsturuyla
hareket ettik elhamdülillah. Anne babamıza, eşimize ve çocuklarımıza sevgi ve
muhabbetimizi göstermek, akraba ve komşularımızın haklarını gözetmek, yetim ve
öksüzlerin gönüllerine dokunmak suretiyle iyilik yolunun yolcusu olmaya
çalıştık. Cenâb-ı Hakk’ın rızasını gözeterek zekât
ve sadakalarımızı ihtiyaç sahipleriyle buluşturduk. Bunlarla birlikte maddi ve manevi imkânlarımızla başta siyonist işgalcilerin bombardımanlarına maruz
kalan Gazzeli kardeşlerimiz olmak üzere yeryüzündeki mazlumların gönüllerinde
bir umut, yüzlerinde tebessüm olmaya gayret gösterdik. Onları zalimlerin
insafına terk etmeyeceğimizi bir kez daha yineledik. O halde, Ramazan ayında
elde ettiğimiz bu güzel hasletleri hayatımızın her anına ve her alanına
aktaralım. İyi bir insan olmaya, yeryüzünde iyiliği yaymaya, her daim zalimin
karşısında, mazlumun yanında yer almaya devam edelim. İyiliğin dönüştürücü bir
gücünün olduğunu, dünyanın ancak iyilerle ve iyilikle dönüşeceğini asla
unutmayalım.
Aziz
Müslümanlar!
Hutbemi bitirirken önemli bir hususu hatırlatmak
istiyorum. Bugünden itibaren birçoğumuz, başta anne ve babamız, akraba ve
dostlarımız olmak üzere sevdiklerimizle birlikte Ramazan Bayramı’nı idrak etmek
için yola çıkacağız. Araç sürücülerini ve özellikle son yıllarda hızla artan
motosiklet kullanıcısı kardeşlerimizi; sevinç günlerine hüzün gölgesi
düşürmemek için trafikte sabırlı, anlayışlı ve dikkatli olmaya; birbirimizin
hak ve hukukuna saygı göstermeye davet ediyorum.
Bu
vesileyle önümüzdeki Pazar günü idrak edeceğimiz Ramazan Bayramı’nı şimdiden
tebrik ediyorum. Başta Gazze olmak üzere zalimlerin zulmü altında inleyen bütün
din kardeşlerimizin özgürlüklerine kavuşmalarını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder