MEVLİD-İ NEBİ
Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor:
“Andolsun ki Allah, müminlere kendi içlerinden; onlara ayetlerini okuyan,
onları arındırıp tertemiz yapan, onlara Kitap ve hikmeti öğreten bir peygamber
göndermekle büyük bir lütufta bulunmuştur.”[i]
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamberimiz (s.a.s)
şöyle buyuruyor: “Bana itaat eden, Allah’a itaat etmiştir. Bana isyan eden,
Allah’a isyan etmiştir.”[ii]
Aziz Müminler!
Yüce Allah, Hz. Âdem’den itibaren müjdeleyici ve
uyarıcı olarak nice peygamber göndermiştir. Peygamberler aracılığıyla insanları
tevhide ve kulluğa, hakkı benimseyip erdemli yaşamaya davet etmiştir.
Peygamberler asırlar boyunca Allah’ın dinini tebliğ etmiş, iyiliğin yayılması
ve kötülüğe engel olunması yolunda insanlığa örnek olmuştur. İlâhî vahiy alan
bu şerefli elçiler zinciri, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s)
ile nihayete ermiştir.
Kıymetli Müslümanlar!
Resûl-i Ekrem Efendimiz, insanlığın umudu, müminlerin
sevgilisi, âlemlerin rahmet vesilesidir. Kur’an-ı Kerim’i bize aktaran, anlatan
ve yaşayarak öğreten odur. Dünyada huzur ve güvenin, ahirette sonsuz mutluluğun
anahtarı, onu model almak ve onun gibi yaşamaya gayret etmektir. Zira o, bize
şöyle seslenir: “Kim Rab olarak Allah’ı, din olarak İslâm’ı ve peygamber
olarak Muhammed’i kabul ederse, imanın tadını alır.”[iii]
Değerli Müminler!
İmanın manasını bize anlatan, mümin olmanın
gereği olarak namazdan oruca, hacdan zekâta her bir ibadetimizi nasıl yerine
getireceğimizi bize gösteren Sevgili Peygamberimizdir. İyi bir insan, salih bir
kul, olgun bir mümin olmayı bize öğreten odur. Nitekim o kendisini şöyle
anlatır: “Ben, güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim.”[iv]
Son Peygamber’in hayatına baktığımızda görürüz ki, iman
ve ibadet ancak güzel ahlakla kemale erer. Sünnet namazları kılmak nasıl ondan
bize miras kalmışsa, samimi ve dürüst olmak, can taşıyan her varlığa şefkat ve
merhamet göstermek, adaletten ayrılmamak, ailenin değerini bilmek ve mümin
kardeşliğinin hakkını vermek de aynı şekilde onun sünnetidir.
Muhterem Müminler!
[i] Âl-i İmrân, 3/164.
[ii] Müslim, İmâre, 33.
[iii] Müslim, İman, 34.
[iv] İbn Hanbel, II, 381.
KAYNAK:
Diyanet Hutbeleri1
Diyanet Hutbeleri2
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder